Groddjur
De första djur som kröp omkring på land såg ut som någonting
mellan fisk och ödla. De var groddjur. De hade ryggrad och fjäll på
huden men liknade en ödla. Med starka ben kunde de röra sig ganska
snabbt på land. De hade stora likheter med de fiskar som ibland kröp
upp på land. Att de inte var landdjur helt och hållet märktes när de
skulle fortplanta sig. Groddjur sökte upp vatten för att para sig.
De la sina ägg i vattnet eftersom äggen saknade skal och hade torkat
ut uppe på land. Djuren fångade och åt kackerlackor, jättetrollsländor
och fiskar. Det fanns ett groddjur som var mer än fyra meter långt.
Det liknade de vattensalamandrar som finns i dammar idag, även om
det var mycket större. Uppe på land fanns också groddjur med
muskulösa bakben, som gjorde att de kunde hoppa fort och bra.
En del av groddjuren hade giftkörtlar i huden som försvar. Om ett
rovdjur bet tag i dem spottade de snabbt ut dem igen.
Amfibiler
Karada sürünen ilk hayvanlar,
balık ile kertenkele arası bir şeye benziyordu. Onlar amfibilerdi. Derilerinde dikenler ve pullar vardı ama bir kertenkeleye benziyorlardı. Güçlü bacakları sayesinde karada oldukça hızlı hareket edebiliyorlardı. Bazen karada sürünen balıklarla büyük benzerlikleri vardı. Kara hayvanı olmadıkları
üreyecekleri zaman anlaşıldı. Amfibiler çiftleşmek için su aradılar.
Yumurtaların kabukları olmaması ve karada kuruması nedeniyle yumurtalarını suya bıraktılar. Hayvanlar hamamböceklerini, dev yusufçukları ve balıkları yakalayıp yediler. Dört metreden uzun bir amfibi vardı.
Çok daha büyük olmasına rağmen, bugün göletlerde bulunan semenderlere benziyordu.
Karada ayrıca, hızlı ve iyi zıplamalarını sağlayan kaslı arka ayakları olan amfibiler de vardı.
Amfibilerden bazılarının derilerinde savunma olarak zehir bezleri vardı. Eğer bir yırtıcı hayvan onları ısırırsa, hızla geri tükürürler.